Elektrikli Araçlarda Şikayet Patlaması Yaşandı!

Dünya otomotiv sektöründe devrim yaratan elektrikli araçlar, Türkiye’de de büyük bir ivmeyle yayılıyor. Ancak bu hızlı büyüme beraberinde ciddi bir kullanıcı memnuniyetsizliğini de getiriyor. 2023 sonunda 183 bini aşan elektrikli otomobil sayısıyla adeta bir çağ değişimi yaşanırken, kullanıcıların yaşadığı problemler ve çözüm arayışları da hiç olmadığı kadar görünür hale geldi.

Popüler tüketici platformu Şikayetvar’ın açıkladığı verilere göre, elektrikli araçlarla ilgili şikayetler sadece son bir yılda %117 arttı. Üstelik bu artış yalnızca yıllık değil; son bir ayda %46, son bir haftada ise %69 gibi dikkat çekici bir yükseliş söz konusu. Aynı dönemde şarj istasyonlarına yönelik şikayetlerdeki artış ise %55‘i bulmuş durumda.

Teknoloji Harikası mı, Kronik Baş Ağrısı mı?

Elektrikli araçlar; çevre dostu olmaları, düşük yakıt maliyeti ve sessiz sürüş gibi avantajlarıyla öne çıkıyor. Ancak kullanıcıların deneyimleri, işin bu kadar pembe olmadığını ortaya koyuyor. İşte en çok dile getirilen problemler:

• Vadedilen menzilin gerçeği yansıtmaması: Araç kağıt üstünde 450 km menzil vaat ediyor ama tam şarjda ekran 370 km gösteriyor.

• Şarj altyapısının yetersizliği: İstasyon sayısı hâlâ birçok şehirde yetersiz. Çalışmayan ya da dolu istasyonlar sürücüleri yolda bırakıyor.

• Servis ve teknik destek eksikliği: Randevu almak günler, hatta haftalar sürebiliyor. Servislerde yedek parça ve uzman sıkıntısı yaşanıyor.

• Uyumluluk problemleri: Bazı araçlar istasyonlarla bağlantı kuramıyor veya şarj işlemi yarıda kesiliyor.

• Yazılım problemleri: Güncellemeler sonrası araçlarda yeni arızalar oluşuyor, bazı özellikler kullanılamaz hale geliyor.

Şarj İstasyonları: Vaat Edilen Geleceğin En Zayıf Halkası

Elektrikli araç deneyiminin olmazsa olmazı olan şarj istasyonları da kullanıcıların başlıca şikayet kaynağı. Verilere göre:

• Şarj sırasında sistemin durması veya bağlantının kesilmesi,

• Aşırı yoğunluk sebebiyle randevu alamama,

• KWh başına beklenmeyen ücret artışları,

• Mobil uygulamalardaki hatalar ve ödeme problemleri,

• İstasyonların uygunsuz lokasyonlarda kurulması,

• Eksik bilgilendirme ve yönlendirme…

… gibi birçok detay, sürücüler için ciddi sorunlara yol açıyor.

Gerçek Kullanıcılar Ne Diyor?

Sadece veriler değil, yaşanmış örnekler de durumun ciddiyetini gözler önüne seriyor:

“Aracım otobanda sol şeritte giderken bir anda durdu. Enerji kesildi, frenle yolda kaldım. Artık güvenemiyorum.”

“Kağıt üstünde 465 km menzil vardı, ama tam şarjda 370 km gösteriyor. Bu, kandırmaca gibi.”

“Aracım hiçbir istasyonda şarj olmuyor. Kampanyalı fiyat için şehir dışına çıktım ama tam bir hayal kırıklığı yaşadım.”

“Full paket aracımın birçok özelliği çalışmıyor. Yazılım güncellemesi yapılamıyor, servis randevusuna ulaşmak bile imkânsız.”

“5 aydır kullanıyorum, her güncellemeden sonra yeni bir sorun çıkıyor. Paramızla rezil olduk.”

“Cam tavan delindi, seyir halindeyken taş içeri girdi. Az kalsın faciayla sonuçlanacaktı.”

Elektrikli Devrimin Çatlakları

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre elektrikli araçlar 2011’de yalnızca 24 adetken, bu sayı 2023 sonunda 183 bini aşmış durumda. Bu hızlı büyüme doğal olarak bazı sancılarla geliyor. Ancak görünen o ki, bu sancılar sadece “yeni teknolojiye adaptasyon” düzeyinde değil; kullanıcı güvenliğini ve memnuniyetini ciddi şekilde etkileyen yapısal sorunlara dayanıyor.

️ Çözüm Nerede?

Elektrikli araçların yaygınlaşması elbette sevindirici. Fakat bu yayılımın sağlıklı olabilmesi için hem şarj altyapısının, hem de satış sonrası hizmet kalitesinin hızlıca iyileştirilmesi şart. Aksi takdirde, “sessiz devrim” olarak tanıtılan bu dönüşüm, kullanıcıların seslerini duyurmak için bağırdığı bir probleme dönüşebilir.